Kendimizin daha iyisi olmak için?

Tecrübelerimin ve düşüncelerimin bana öğrettiği bir şeyi sizler ile de paylaşayım.

Kendimizin daha iyisi olmak için cesarete, tecrübeye ve iletişim yeteneğine ihtiyacımız var.

Peki neden?

Cesaret, arzulamak ile kazanılmaz.

Ama hayır, cahil cesaretinden bahsetmiyorum. Saçma sapan riskler almaktan da bahsetmiyorum. Sizi geliştirecek riskler bunlar.

Cesaret, korktuğumuz durumlar ile yüz yüze gelmeyi gerektirir. Bizi korkutan işleri almak bunun en bilindik yoludur.

Korkmak bahane değildir. Korkmak, cesaretin gereksinimidir.

Korkmak, konfor alanınızdan çıktığınızın ilk işaretidir.

Korkmayı, kaçmak için değil, doğru yolda olduğunuzdan emin olmak adına bir pusula gibi kullanmak gerekir. Duygularınızı bastırmak yerine, onları kanalize etmek böyle bir şeydir.

Cesaret, tecrübe kazanmanın olmazsa olmazıdır. Çünkü tecrübeyi kazanacak gerekli enerji cesaretten gelir.

Olmadığında, başkalarının merhametine kalırız. Bu insanların bir kişiyi daha düşünmesi ve yardımına koşması demektir, eğer merhamet edeceklerse.

Cesaret olmadığında, kazanmak istediklerimizi elde etmek için başkalarını suçlamaya başlayabiliriz.

Çünkü ancak başkalarının bize o şansı vermesiyle kazanabiliriz.

O zaman ise, 100, 1000 veya onbinlerce insanın değişmesini, kendimizi değiştirme kolaylığına tercih etmek zorunda kalırız. Bu bazen onların değişmemesi gerektiği demek değil, zoru tercih etmenin istediklerimize ulaşmada neden olduğu yavaşlığın farkına varmak içindir.

Tecrübe beklemek ile kazanılmaz.

Tecrübe, aynı işleri tekrar tekrar yapmak ile de büyümez.

Tecrübe, okumak ile de kazanılmaz.

Okumak, tecrübe kazanmanızda size yardımcı olur, basit hataları yapmanızı engeller, doğru riskleri almanızda size akıl verir.

Ama tecrübe ancak düşüp kalkmakla, batıp çıkmakla, üzülüp sevinmekle, şaşırıp öğrenmekle kazanılır.

Tecrübe, ancak konfor alanımızdan çıkıp, farklı sahillere yelken açmak ile, bilmediğimiz sorunlar üzerine çalışmak ile, değişmeye çalışmak ile kazanılır. Cesaret bu noktada en yakın arkadaşınız olacaktır.

Tecrübe kazandığınız ölçüde daha değerli olursunuz. Çünkü ham halinizi ancak tecrübe işler.

İletişim yeteneği istenmekle kazanılmaz.

İletişim yeteneği nasıl daha iyi konuşurum diye devamlı sormak ile de kazanılmaz.

İletişim ancak konuşmak, yazmak, ve fikirlerinizi paylaşmak ve başka fikirleri dinlemek ile kazanılır.

İletişimde monolog değil, diyalog esastır.

Bu süreçte, iletişimi becerenlerin kitaplarına, düşüncelerine, cevaplarına müracaat edebilirsiniz.

İletişim yeteneği olmaz ise, düşüncelerinizi doğru aktaramazsınız. Peki bu neden kötüdür?

İnsanlar, potansiyelinizi ya sizinle uzun zaman çalıştıktan sonra ya da dediklerinizi anladıkları zaman görebilirler.

Çoğu zaman insanlar ile uzun zaman çalışma şansını, sizi beğendikleri zaman kazanacaksınız.

Sizi beğenmeleri için ise, öncelikle kendinizi anlatabilmeniz gerekecek.

Potansiyelinize ise, anlattıklarınız onların da istekleriyle örtüşüyorsa değer verirler.

Dinleyenlerin isteklerini, ancak onları tanırsanız görebilirsiniz.

En kısa yoldan insanları yeteri kadar tanımayı, ancak onları dinlediğinizde başarırsınız.

Dinlerken insanları tanımak için ise, anlatılanları çevreleyen şartları anlamak, ucu açık sorular ile anlatıların nihai hedefini görmek ve insanların endişelerini ortaya çıkarabilmek gerekir.

İletişim yeteneğiniz olmazsa, düşdüğünüz yerden hemen kalkamazsınız.

Öğrenmenin en önemli aşamalarından olan hatalarınızı, karşıdaki insanların anlayıp hoş göreceği, hatta sürece faydalı olduğuna inanacağı şekilde anlatamazsınız.

Ağzınızda gevelediğiniz laflar, ancak olanı olduğundan daha kötü göstermeye neden olur.

İnsanların size yardımları, sizi anladıkları kadar olacaktır. Derman bulamıyorsanız, derdinizi de anlatamıyor olabilirsiniz.

Bir hedefe olan inancınız, nedenleri kendinize anlatabildiğiniz kadar olacaktır.

İç sesiniz de konuşur ve sizinle iletişim kurar. Onun da gevelemesini istemezsiniz.

Etkili laflar, ancak berrak düşüncelerden çıkar.

İletişim yeteneğini için düşüncelerinizin berraklaşması gerekir.

Düşüncelerinizin berraklaşması için ise tecrübe gerekir.

Tecrübe için ise cesaret gerekir.

Bunların hepsinin olması için ise devamlı bunları yapmanız gerekir.

Bu döngüye bir yerden girmek gerekir.